Diyabetin Az Bildiğimiz 5 Belirtisi! Bu Belirtilere Dikkat
Bu semptomlardan herhangi birine veya birkaçına sahipseniz, bu semptomlar diyabet belirtisi olabileceğinden, bu olasılığı elemek için kesinlikle doktorunuzu görmelisiniz. Diyabet, kandaki glukoz seviyeleri çok yüksek olduğunda ortaya çıkan, bazı vakalarda gözlere, böbreklere ve sinirlere zarar veren bir hastalıktır. Diyabet tanısı olan herkes susuzluk, ellerde veya ayakta uyuşma, sebepsiz kilo verme ve sık idrara çıkma gibi olağan semptomlara sahip değildir. Bugün, sizinle diyabetin az bilinen belirtileri hakkında konuşmak istiyoruz. Bu belirtilerden bir veya daha fazlasına sahipseniz, dikkat etmeniz ve derhal doktorunuza görünmeniz gerekir.
Cilt hassasiyeti,
Diyabetin az bilinen semptomlarından biri, kandaki glukoz seviyeleri sağlıklı değerleri aştığında ortaya çıkar ve kuru, kaşıntılı cilde sebep olur. Kaşıntı ellerde, kollarda, bacaklarda ve ayaklarda görülebilir. Cildiniz tahriş oluyorsa veya kaşıntılıysa bunun hava şartlarından kaynaklı olmadığına emin olun. Yoksa kan şekerinizi kontrol ettirin. Diyabet kan dolaşımını etkiler ve uzuvlar tahrişin tipik olarak gerçekleştiği alanlardır.
Kepek ve kuru saç derisi,
Birçok kişi bunun bir diyabet belirtisi olabileceğini düşünmez. Kanınızda aşırı miktarda şeker olduğunda, vücudunuz idrardaki şekeri normal olarak ortadan kaldırmaya çalışır. Bununla birlikte, aşırı sıvılar vücuttan atıldığı için, bazı bölgeler dehidrasyon etkilerini yaşamaya başlar. Bu, kafa derisinde hem rahatsız hem de kaşındırıcı pullanmaya sebep olur. Ayrıca genelde kepek olarak bilinen seboreik dermatite yol açabilir. Cilt vücudun en büyük organı olduğu için, bu tüm kafa derisine yayılabilir. Buna ek olarak, bu bölgedeki enflamasyon, kepeklenmeye neden olan Pityrosporum mantarının büyümesi için uygun koşulları oluşturur. Bu mikroorganizma, saç derisinin yağlarından beslenir ve sadece birkaç gün içinde hızla yayılarak bu hepimizin bildiği beyaz pulları üretir.
Horlama,
Bu belirti sizi biraz şaşırtabilir. Uyku sırasında oluşan solunum problemleri kan şekeri düzeylerini artırabilir. Bu durum uyku apnesi olarak bilinir. Sinir bozucu olabilse de, bu belirtiye karşı korunmak önemlidir çünkü uykuda stres hormonları salgılamanıza sebep olarak glukoz değerlerinin yükselmesine neden olabilir. Diyabeti önlemek ve başında tedavi etmek çok önemlidir. Horlama, diyabetle ilgisi olmadığını düşünebileceğiniz bazı hastalıklarla alakalıdır. Bununla birlikte, hava yollarını tıkayan kasın rahatlamasıyla normal nefesin kesintiye uğramasından kaynaklandığı için şeker hastalığının gelişiminde baskın bir faktör olabilir. Horlama oksijenin akciğerlere girmesini zorlaştırarak glukoz metabolizmasını bozar.
İşitme problemleri,
İşitme kaybının da diyabet belirtileri arasında olduğunu biliyor muydunuz? Duymak zor olduğu için televizyonun sesini yükseltmek zorunda kalmanız veya diğer insanlardan bir şeyleri tekrar etmesini istemeniz durumunda, doktorunuza danışın. Birçok çalışma, işitme kaybının diyabet başlangıcına işaret ettiğini göstermiştir. Yüksek kan şekeri seviyesine sahip olanlar, sağlıklı glukoz seviyelerine sahip kişilerden daha fazla işitme sorunu aşamaktadır.
Bunun nedeni, aşırı yüksek glukoz seviyelerinin, iç kulağın sinirlerine ve kan damarlarına zarar vererek bunların işlevini bozmasıdır.
Görmede değişimler,
Diyabet vücudun sıvılarını değiştirir ve bu da görüşünüzü etkileyebilir. Bu gerçekten yaygın bir belirtidir. Bazı hastalar, hastalık teşhisi konmadan önce daha iyi görmeye başlayabilirler. Ansızın gözlüklerinize ihtiyacınız olmayabilir çünkü onlarsız daha iyi görebilirsiniz. Bu olduğu zaman, gelişme kalıcı değildir. Glukoz seviyeleri sabitlendiğinde, hastanın düzeltici lensler takması gerekir. Ancak yine de endişelenmeyin, bu diyabetik retinopati ile aynı değildir. Diyabetik retinopati, gözün arkasındaki kan damarları tıkandığında oluşur. Diyabetin erken evrelerinde glukoz seviyeleri çok yüksek olduğu için gözler konsantre olamaz.
Bu, göz şeklinde değişikliklere neden olabilir. Ancak bu diyabet yüzünden görüşünüzü kaybedeceğiniz anlamına gelmez. Genellikle bu belirtiler diğer hastalıklarla ilişkili oldukları için görmezden gelinir. Vücudunuzda, sık karşılaşılan belirtiler de dahil olmak üzere, bu tür değişikliklerden herhangi birini fark ederseniz, doğru teşhis ve tedavi için bir uzmana görünmelisiniz..!!